Çiçek Güney, on parmağında, on marifet olan sporcular kategorisinde. Daha da önemlisi, neyi neden ve ne zaman yapacağını bilen ender sporcularımızdan birisi.
Bugüne kadar snowboard’da uluslararası şampiyonada birincilik elde eden tek Türk!
Hem “Snowboard Paralel Büyük Slalom”da, hem de “Snowboard Paralel Slalom”da yarışları birinci olarak tamamlayan Çiçek Güney, 26 kez ” Türkiye Snowboard Şampiyonu “
Snowboard Dünya Kupası’na katılmayı hedeflerken, anlam veremediği bir şekilde Türkiye Kayak Federasyonu Başkanının talimatı ile yarışmaya alınmadığını söylüyor. Üstelik, yarışma günü Erzurum’da bulunan Spor Genel Müdürlüğünün bir yetkilisine kendisine yapılan haksızlığı ilettiğini, yarıştırılmak istenmemesinin keyfi uygulama olduğunu anlattığını söylüyor.
Spor Genel Müdürlüğü yetkilisi, bunun üzerine federasyonun genel sekreterini arayarak, Çiçek Güney’in yarışmada yer almasını rica eder.
Aradan dakikalar geçiyor, Çiçek Güney Spor Genel Müdürlüğü yetkilisinin yarışma kıyafetleriyle hazır beklemesini söylemesiyle yarış kıyafetlerini giyerek, elinde board ile piste gidiyor ancak son dakikaya kadar kendisine yarışabilmesi yönünde herhangi bir dönüş yapılmıyor!
Tarih : 20 Ocak 2017
Kendisiyle yaptığım kısa bir telefon görüşmesi sonrası röportaj için Etiler’de bir cafe’de buluştuk.
*****
Siz daha önce Türkiye Kayak Federasyonunun yönetimindeydiniz, ne oldu da yollarınızı ayırdınız?
Yönetimsel usullerde hatalar olduğunu düşünerek yol ayrımına geldik, istifaya ise, yönetimde olup diğer istifa eden üyelerle birlikte karar verdik.
Uluslararası Kayak Federasyonu (FIS) turnuvasında yarıştırılmamış olmanızın sizce sebebi nedir?
Bana yapılan kişisel bir tavırdır, hukuksal bir zemini yoktur. Ortaya konulan hiçbir gerekçe gerçekçi değildir. Başkaları için bu gerekçeler esnetilmiştir. Geçen sene, şampiyona görmeyenleri (FIS) yarışına aldılar!
Federasyonun gerekçesi neydi?
Milli takım kampına katılmamış olmamı gerekçe gösterdiler ancak, geçen sene Türkiye şampiyonasına bile girmemiş olan sporcuyu (FIS) yarışına aldılar. Dolayısıyla, o kadar kişiye göre hareket ediyorlar ki; bunun da yanlış bir uygulama olduğunu Spor Bakanlığımızın da göreceğinden şüphem yok.
Snowboard’da dereceleriniz nedir?
13 kez snowboard şampiyonluğum var, ” 13 büyük, 13 küçük slalom “
Konuyla ilgili federasyon başkanının size dönüşü oldu mu?
Hayır. Federasyonu aradım ve neden yarışa alınmadığım ile ilgili resmi yazılı bir cevap beklediğimi söyledim. Resmi gerekçe yazıma bile cevap verilmedi.
Bildiğim kadarı ile federasyona konuyla ilgili noterden ihtarname gönderdiniz. Bu ihtarnamenin kısaca içeriği neydi?
Beni hukuksuzca yarışa almadınız, bunun telafi edilmesini istiyorum. Aksi taktirde tazminat davası açacağımı belirttim. Zaten bu mücadeleyi kendim için değil, federasyonların bundan sonra böyle keyfi kararlar vermemesi adına yapıyorum. Bu tür kararların hukuka dayanması ve hakkaniyetli olması gerektiğine inanıyorum.
Diyelim ki, tazminat davası açmaya karar verdiniz, bu konudaki muhatabınız kim olacak?
Yarışmamam konusundaki kararı kim yada kimler verdiyse onlara tazminat davası açacağım. Gerçi yönetim kurulu ile görüştüm, asla böyle bir karara imza atmadıklarını, zaten böyle bir karar alınmadığını söylediler. Dolayısıyla yönetim kurulu kararı yok burada, başkanın kararı olduğu söylendi.
Peki, katılamadığınız bu son yarışın telafisi!
Bunun telafisi olamaz, bunu telafi edebilecek durumda değiller, Türkiye’ye bir FIS yarışı daha almaları gerekir, takvim zaten açıklandığı için bu mümkün değil, dolayısıyla dünya kupası için yarışma şansım kalmadı.
Hiç aklınızdan federasyon başkanı olmak geçti mi?
Hayır. Snowboard dalında edindiğim tecrübelerimi, sporcularıma aktararak, ülkemizin daha iyi temsil edilmesi için, ülkem adına elimden ne geliyorsa yapmaya hazırım. Ancak benim amacım sistem değişikliği yapılmasını istemek değil, yanlış olan şeylerin düzeltilmesi ve insanların keyfi karar almasının önüne geçebilmek.
Yönetimden istifa ederken yanlış uygulamalar ve yönetimsel hatalardan bahsettiniz, bir örnek vermeniz mümkün mü?
Örnek vermek için size burada belgeleri sunmam gerekir, belgeleri sunmadan size örnek vermem doğru olmaz. Bu konu bugünün konusu değil ama günü gelirse onlarla ilgili konuları ortaya çıkarmayan arkadaşlar bu konuları da ortaya çıkartacaktır.
Ve ardından ekliyor; bu federasyonun usulsüzlükleri ve yanlışları başka bir haber, o konular daha sonra tekrar açığa çıkar, deşilir, devamı getirilir mi onu bilmiyorum ama ben kendi konumla ilgili, bana yapılan haksızlıkla ilgili hakkımı arayacağım. Federasyonun diğer konularda yaptıkları usulsüzlüklerle ilgili delilleriyle birlikte başka arkadaşların bunun peşini devam ettireceğinden şüphem yok.
Ancak ben şuan, sporcuya yapılan haksızlıklar üzerine, bana yapılan haksızlık üzerine hukuki zeminde yoluma devam edeceğim ve bunu da örnek göstereceğim. Bu bana yapıldı ancak bana yapılan bu haksızlık diğer sporculara da yapılıyor, maalesef bir çok sporcu sesini çıkartamıyor çünkü hakkını nerde arayacağını bilmiyor, ben bu anlamda yol göstermek adına hem medya da, hem hukuk yoluyla hakkımı arayarak, haksızlığa uğrayan yada uğrayabilecek sporculara örnek olması için mücadele edeceğim.
Röportajın son cümlesini alabilir miyim?
Gençlik ve Spor Bakanlığımızın bu tür keyfi davranışlara izin vereceğine inanmıyorum. Burada bakanlığımızın desteği çok önemli.